Ana içeriğe atla

Kayıtlar

Mart, 2025 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

KIRMIZI DONLAR İHTİLALİ

Geçenlerde çok hoş bir buluşma yaşadığımızdan söz etmiştim. Yildiz Kasikci Telatar ve Ayşe özbek’le tatlı tatlı sohbet etmiştik. O buluşmada Yıldız bize “Kırmızı Donlar İhtilali” kitabını imzalayıp vermişti. Çok merak etmiştik “kırmızı don” başlığını, “okuyun da bir, bakalım ne düşüneceksiniz?” Demişti Yıldız. İnanır mısınız kitabı neredeyse bir gecede bitirdim, uyku muyku hak getire!  Bayıldım Yıldız’ın kalemine.  -Neydi kitapta seni bu kadar çeken? Diye soruyorsanız, hangi birini anlatayım? -Yıldız’ın işlek kalemini mi? -Saracoğlu Mahallesinde geçen çocukluk gençlik yıllarının umut, neşe, mutluluk dolu anılarını mı?  -Kızını yücelten bir babanın elinde büyüyen kız çocuğunun, cam tavanları yerle bir ederek nasıl ilerleyip en üst noktalara gelebileceğini mi… Hele o babanın borca girip kızına Endura marka bisikleti armağan edişi yok mu? Eh! Uyku kalır mı insanda?  Okur da okur, sayfaları çevirirken o güzelim yılların Ankara’sına gider, kendi çocukluk anılarına dalarsı...

Suya yazılmasa artık!

Türkiye’de gazetecilik zor bir iştir. -Hadi canım Demeyin, baskı ve tehditleri bir kenara bırakalım, en büyük zorluk bilgi edinmektedir, oysa “bilgi” haberin yaşamsal unsuru değil midir?  Gelgelelim, bizde en tepedekinden, sokaktaki adama kadar, “ ketumiyet ” tercihi, “ neme lazımcılık ” geleneği, “ sırlar benimle mezara gider ” tembelliği, bilgiyi hep aslanın ağzında bırakır.  Tembellik diyorum neden mi? -Sorarım size, belli makamlardakiler, “ oralara biraz oyalansınlar ” diye mi getirilmiştir? Yoksa “ millete hizmet için mi? ” Sorusu hep açıktadır.  “ Mezara gidecek sırlar ” savunması ise “ bilgi vermemenin en kolay kaçış yolu ”dur. Güncel bilgiden vazgeçtik, bari “ hatırat ” yayınlasalar değil mi? Ne yazık ki o türden kitaplara da nadiren rastlanır, hele de bilgiye dayanan, mümkün olduğunca tarafsız kaleme alınmış olanları yok denecek kadar azdır… Böyle olunca,  on beş yirmi yılda bir aynı dosyaların kapağı açılır, benzer tartışmalar tekrarlanır, kimi ka...