Ana içeriğe atla

Kayıtlar

Recep Tayyip Erdoğan etiketine sahip yayınlar gösteriliyor

Gazeteci Tanıklıkları; Kürt Sorununa nasıl yaklaşılmış? (1)

Her kafadan bir ses çıkıyor bugünlerde, yok “ Kürt açılımı sürmez ”  yok “ Bu filmi daha önce görmemiş miydik? ” Lafları, hatta “ bunun arkasında kimbilir kimler  var… ” güvensizliği. Aslında, gerçekten de bu filmi daha önce defalarca görmüştük.  Recep Tayyip Erdoğan ’ın “ Başbakanlığı ” döneminde “ Kürt meselesi benim meselemdir ” diye özetlenecek (*) bir Diyarbakır konuşması olmuştu, işte tam da o günlerde ben bire bir tanıklık etmiştim açılım çabasına… Gazeteci olarak, Diyarbakır merkez olmak üzere bölgenin kasabalarında köylerinde karış karış dolaşarak. Kürt vatandaşlarla sofralarda, kahvede, hatta evlerinin damında, salça serdikleri sırada günlerce konuşmuş, izlenimler derlemiştim. Kürtler adına konuşan pek çok politikacıyla, aşiretlerin önde gelen isimleri ve sivil dernek sözcüleriyle sayısız röportajlar yapmış, TSK’da Kürt meselesinin önemli isimleri ile hatta devlet adına konuşan isimlerle da buluşmuş, “ sorun sizce nedir, nasıl çözülebilir? ” Sorusunu yönel...

Kafalarımızdaki ABD imajı

Ne çok klişe vardır kafalarımızda, bir kere aklımıza girdi mi de kolay kolay çıkmaz. Şimdi geriye giderek belleğimde yer etmiş olanları düşünüyorum da, bir kaç önemli başlık pusların arasından belli belirsiz “beni gör!” Dercesine yanıp sönüyor. Tabii dünyaya hepimiz aynı pencereden bakmıyoruz, o yüzden kafalarımızdaki klişeler de farklı… Neyse işte.. Puslar arasında yanıp sönen başlıkların bazılarını sıralayayım mı? Türkiye’nin Kıbrıs müdahalesini önlemek amacıyla ABD Başkanı tarafından gönderilen Johnson mektubu (*) ABD Büyükelçisi Komer’in arabasının ODTÜ’de Vietnam savaşını protesto için yakılışı (**) Haşhaş ekim yasağı (***) 12 Eylül Harekatı için CIA şefi Paul Henze’nin “bizim çocuklar başardı” deyişi (****) Lindsey Graham tasarısındaki yaptırımlar, “Erdoğan ve ailesinin servetini açıklarız!” Tehdidi (*****) Türkiye’nin Barış Pınarı Harekatı üzerine, Trump’ın Erdoğan’a gönderdiği, “Sert adamı oynama, aptallık etme, seni sonra arayacağım”  dediği mektup (******) R...

Mehmet Yazar ile sohbet

Mehmet Yazar ile daldan dala sohbetteydik dün.  Türkiye Odalar ve Borsalar Birliğinin efsanevi Başkanıydı, ekonomik durum ve yapılması gerekenler ondan soruluyordu…12 Eylül sonrasının “ezip geçen” ortamında paşalara da, ekonominin “tek adamı” Turgut Özal ’a korkmadan, çekinmeden, pabuç bırakmadan doğruları söyleyen isimdi.  Anlattıklarıyla, yorumlarıyla, geleceğe dair düşünceleriyle aydınlandım, umutlarım yeşerdi. Siyasi atmosfere, son çeyrek yüzyılda yaşananlara ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın yönetim tarzına dair konuşmalarımız bende kalsın…  Sadece küçük bir not paylaşayım… Odalar Birliği Başkanı olduğu dönemde Yazar’la sohbet ederken “ yeni evliydim,” sormuştu: -Nursun evlilik nasıl gidiyor? -İyi efendim, mutluyuz Bunun üzerine gülerek eklemişti: -Evlilik uzun ince bir yoldur, ilk baştaki sevinçleri de üzüntüleri de fazla ciddiye almamak gerekir… Eh, aradan yıllar geçti tabii, dün eşimin çocuklarımın nasıl olduğunu sorunca, “iyiyiz hepimiz...