Ana içeriğe atla

Kayıtlar

Bülent Ecevit etiketine sahip yayınlar gösteriliyor

Yekta Güngör Özden’e geçmiş olsun

Geçen hafta Anayasa Mahkemesinin eski başkanlarından Yekta Beyi ziyaret etmiştik. Bugün öğrendik, küçük bir ev kazası yaşamış, ameliyat olmuş, iyiymiş. Kendisine acil şifa diliyoruz.  Aslında Ankara’da gündem o kadar yoğun ki, Yekta Beyle yaptığımız söyleşiyi bu sabah kayda geçiriyordum tam, o anda başka konular araya girince yarım bıraktım…  O halde şimdi tamamlayayım: “Güngörmüş” dostlarla bir araya gelebilmek, yakın tarihin sayfalarını gözden geçirebilmek ne kadar büyük bir şans. Geçenlerde Ali Bilge  ve Feyzan Erel ile birlikte Anayasa Mahkemesinin eski başkanı Yekta Güngör Özden’i ziyaret etmiştik, sohbetimiz sırasında notlar aldık, “ yazabilir miyiz anlattıklarınızı ?” Diye sorduğumuzda, “istediğinizi yazın” yanıtı vermişti. İşte o gün bugünmüş…  Yekta Güngör Özden ’in o gün söylediklerine şimdi biraz kulak verelim mi? SORU: Ülkede büyük bir gerilim yaşanıyor şu anda. Aydınlar, gazeteciler politikacılar tutuklanıyor, herkese gözdağı veriliyor, nas...

Ekose Etekli Levrek mi, Monaco İstakozu mu alırdınız?

İstanbul’dayım, bizim çocukların evinde misafirlikte, telefonum çaldı, arayan Barış Kaşıkçı: -Şu istakozu filan bir kenara bırakıp İhsan Sabri Çağlayangil’in (*) Ekose Etekli Levrek Daveti olayına baksana… Barış Kaşıkçı, benim hayran olduğum, çok şey öğrendiğim müthiş bir gazeteci, Anadolu Ajansında mesleğe başladığım yıllarda onun öncülüğünde atlatma haberler yapılıyor, A.A. bütün gazetelerde aynı anda manşetlere çıkıyordu, kimilerine benim de tanıklık etmişliğim, “teyp taşımak ” gibi küçük katkılar sunmuşluğum bile var. Hemen harekete geçiyorum, o tarihi olayı dile getiren bir kitap aklıma geliyor… Ahhh, ne yazık ki Ankara’daki kitaplığımda, olsun, çareler tükenmez, ilk işim kitabın yazarı, meslek büyüğüm Fethi Akkoç’u aramak oluyor: -Fethi Bey, sizi Ekose Etekli Levrek kitabınız için aradım -E, ben sana o kitabı imzalayıp vermiştim, açıp bir bak bakalım neler yazmışız?  -Fethi Beeeeey, ne yazık ki ben İstanbul’dayım, kitabınız Ankara’da kitaplığımda duruyor, sizden ri...

Kissinger’in ölümü üzerine… (2) Ecevit keşke zamanında bıraksaydı!

  ABD’nin soğuk savaş yılları sırasında en etkili Dışişleri Bakanı Henry Kissinger’in ölümü, onunla ilgili yorumları yeniden su yüzüne çıkarttı. Güney Amerika’dan Güneydoğu Asya’ya, hatta Kıbrıs’a kadar uzanan her yerde ABD’nin baskıcı-emperyalist politikalarının uygulanması işini bizzat yürüten, 100 yaşında ölen Henry Kissinger’den söz ediyorum… Kimileri onu, “Savaş suçlusudur, pek çok savaşta imzası vardı, Kamboçya, Laos, Vietnam’da ölen milyonların katiliydi ” (*) diye anıyor kimileri ise onun için “ Amerikanın en önemli entelektüeliydi, bir dehaydı” diyor. Nazi zulmünden 15 yaşında bir Alman Yahudisi olarak, ülkesinden kaçarak ABD’ye yerleşen, Alman aksanlı İngilizcesini komedyenlerin sahnelerde taklit etmekten bıkıp usanmadığı Henry Kissinger’dan söz ediyorum.  - Peki , “Kissinger Türk dış politikasına pek çok dokunuşuyla damga vurmanın ötesinde, farkında olmadan Bülent Ecevit’in Başbakanlığını bile riske sokmuştu” desem ne derdiniz ? - Bülent Ecevit’in düşünme ...