Ana içeriğe atla

Kayıtlar

Türk Basını etiketine sahip yayınlar gösteriliyor

PORTRELER Rauf Denktaş

-Devlet Adamı diyebilmek için  bir siyasetçinin kaç fırın ekmek yemesi gerekir sizce? Bu sorunun yanıtını ben de bilmiyorum ama Rauf Denktaş (*) o adamlardan, hem de onların en önde gidenlerinden biriydi… Ne demek istediğimi  sıcak bir olayla kıyaslayarak anlatayım…  Aslında devlet adamlığından  çok “showman ”liğe yakışan eski ABD başkanına yönelik suikast girişimini hepimiz saniye saniye izledik. Kulağını sıyıran kurşun sonrası, Gizli Servis elemanlarının koruması altında kürsüden indirilirken Donald Trump’ın söylediklerini duydunuz değil mi: -Fight fight fight… (Kavga-dövüş-savaş)  Sıkılı dudaklarının arasından tıslar gibi  çıkıyordu sözler, kanlı yüzünde nasıl bir nefret ifadesi vardı… ——Referandum gecesi—— Belleğim yıllar öncesine gitti. BM Genel Sekreteri Kofi Annan dahil, Avrupa’sıyla ABD’siyle 7 düvel bir araya gelmiş, Türkiye’deki AKP iktidarını da kafaya almış, KKTC Cumhurbaşkanı Denktaş’ı devirme çabasına girişmişti; -Kullandıkları silah neydi?...

İstifa üzerine notlar...

-Ülke ekonomisinin sorumluluğunu üstlenmiş bir Damat! Pardon Bakan ( Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak ) Instagram hesabından istifa ettiğini duyuruyor... SAATLER GEÇİYOR SESSİZLİK -Aynı anda resmî Twitter hesabı kapalı, ne kendisine, ne bürokratlarına ulaşılamıyor. SESSİZLİK -Amiral Gemisi (!) dahil, ana akım medya sus pus... SESSİZLİK -Bakanın istifa açıklaması korkunç imla hatalarıyla dolu... Acaba doğru mu bu istifa olayı? Yoksa hesap hacklendi mi? SESSİZLİK Peki bir devlet adamının kamuoyuna açıklama yaparken “ At izi it izine karıştı ” cümlesini kullanması, hele hele bizlere “ ümmet ” diye hitap etmesi nasıl değerlendirilebilir? SESSİZLİK -Muhalif TV’lerde yayınlar yapılıyor ama körün fili tanımlaması gibi... Konuşmacılar kem küm etmekte! Acaba haber doğru mu? Bir dönem AKP hükümetinde ekonomi görev alan, şimdi CHP ’de milletvekili Abdüllatif Şener ’e bağlanıyorlar: - Efendim sizde bilgi var mı? -Hayır bilgim yok, ben de sizi izliyordum...  Bir kahkaha kopuyor bizim evde...

İlk Manşet!

İmzalı ilk manşetimdi 4 Haziran 1981 tarihli Tercüman gazetesinin 1. Sayfasındaki Turgut Özal Röportaj ı.  Gazetenin taşra baskılarında imzam Nursen Alev diye yayınlanmış, sonra düzeltilip Nursun Alev’ e çevrilmişti. Yani evlenmemiştim henüz. Bizler için bir efsane olan istihbarat şefimiz Erkan Yiğit demişti ki: - Üzülme Nursun’cum bu editörler, sayfa sekreterleri biraz ukaladır. Her şeyin doğrusunu onlar bilir. Bir keresinde dünyaca ünlü kemancı Yehudi Menuhin İstanbul’da konser vermişti, yıkılmıştı salon alkıştan... Bu haber nasıl girdi gazeteye biliyor musun? Musevi Menuhin’in Aya İrini’deki konseri muhteşemdi... Bizim sekreter aklı sıra Yehudi Menuhin demek kabalık olur diye tutmuş haber metninden Yehudi’leri çıkarıp, Musevi Menuhin yapmış adamcağızın adını...  Sonraki yıl evlendiğimde  istihbarat şefim Kemal Işık ’a sormuştum,  -“ İmzamı acaba Nursun Alev Erel yapsak olmaz mı? ” Diye...  O da dedi ki:  - Yok yahu, o da Yahya Kemal Beyat...