Ana içeriğe atla

Kayıtlar

Ergenekon etiketine sahip yayınlar gösteriliyor

“Asker Gözü” ile Dünya ve Türkiye… Emekli Tuğgeneral Haldun Solmaztürk: “Bir devlet krizi yaşanıyor”

Çevresinde pek çok sıcak çatışma yaşanan Türkiye’nin içinde bulunduğu siyasi, ekonomik ve sosyal duruma “asker gözüyle ” nasıl bakılabilir diye merak edip, ülkede ve yurtdışında önemli görevlerde bulunmuş olan emekli tuğgeneral Haldun Solmaztürk’ün görüşlerine başvurduk, “Dışişleri Bakanı Hakan Fidan’ın dediği gibi 3. Dünya Savaşı kapımızda olabilir mi?” Diye sorduk, Solmaztürk,“Çay kahve sohbetlerinde belki bunlar söylenebilir  ama Dışişleri Bakanı söyleyince ciddiye alınıyor, oysa bana göre  kesinlikle böyle bir risk yok, kendisi de bunu neye dayanarak söylediğini açıklamadı” dedi.  Solmaztürk, “ İpini koparan geldi” diye nitelediği milyonlarca insanın, elini kolunu sallayarak Türkiye’ye girişini ise “ hükümetin içerde islamlaştırma dışarıda ümmetçilik zihniyeti ”ne bağlayarak şunları söyledi: “Bu sabah TV altyazılarında farkettim, İçişleri Bakanının adresine kayıtlı dört kişi varmış, elinde listeyle kapıya giden bekçiyi de gözaltına almışlar, komedi gibi, ben de ç...

Nazlı Ilıcak’ı recm mi etsek?

Yılmaz Özdil’in 5 yıl önce kaleme aldığı, nedense şimdilerde hep Bülent Eczacıbaşı’na atfedilen bir paylaşım yapma gafletinde bulunduk, Nazlı Ilıcak, rastlantı eseri, hapse girmeden bir gece önce, “herkese açık” bu paylaşımıma ilginç bir düzeltme-yorum yaptı diye sayfamıza ve başımıza atılmadık taş kalmadı…  Üstelik hatayı “ anında ” düzeltip, Yılmaz Özdil dahil herkesten özür dilememize karşın. Özel mesajlar, telefonlar, genel paylaşımlar yoluyla  taş üstüne taş yedik…  Bazı sözleri, hakaretleri, hele de “belden aşağı” söylemleri burada aktarmayacağım, ancak  “kadın ”ı hedef alan söylemleri, “belli eğitim ve kültür düzeyinde varsaydığım, her birini, değerli birer aydın olarak ” gördüğüm kimi sayfa arkadaşlarıma yakıştıramadım…  Ben meslek yaşamımda asla eleştiriden kaçmadım, kimi dostlarla anlayış farkımızı telefonlarla, mesajlarla görüşüp, anlaştık, ama hakaret ve tehdite asla yol veremem…  Neymiş sorun? Yazıda Nazlı Ilıcak’a yer verip, bir...

Yalçın Küçük’le karşılaşma

    Sonbaharın hüznü çöktü içime…  At kestanelerinden, akasyalardan şimdilerde dökülüp, rüzgarla Ankara sokaklarına savrulan kuru yapraklar aslında yitirdiğimiz ve söylemesi çok zor ama “ yitirmek üzere olduğumuz ” güzel insanları anımsatıyor…  Geçenlerde Soner Yalçın’ın “ Kayıp Aranıyor” yazısı (*)  üzerine Yalçın Küçük aklıma düştü. Kitaplıkta epeyce aradıktan sonra arka sıraya düşmüş önemli eseri,  “Türkiye Üzerine Tezle r”i buldum, yeniden bir gözden geçireyim dedim. Üç ciltlik kitabının ilk baskılarında kaleme aldığı “işaretler ” başlıklı yazısını sonraki baskılarda da tekrarlamış,  demiş ki: “… Bir daha bu kadar dürüst ve bu kadar yeni düşüncelerle yüklü bir ansiklopediyi yazamayacağım kabul ediyorum. Dağda, zindanda, konaklarda, soran evlerde, en çok okunan, ansiklopedidir, zor yerlerde, koyu kapaklarının elden ele geçişle, yıpranmış, kırlaşmış, formunu yitirmiş eski hırkalara döndüğüne pek çok kez tanık oldum… Okunmaktan eskimiş ve yıpranmı...