Ana içeriğe atla

Kayıtlar

İstanbul’da başıma gelenler!

İstanbul’ un en  kalabalık caddesinde ( Büyükdere ), üstelik de günün en civcivli zamanında, farkına bile varmadan cüzdan kaybetseniz, dakikalar sonra “ altın kalpli insanlar ” tarafından bulunan cüzdan size teslim edilse “ bu ne şans ?” Demez misiniz? Dün başıma gelen olayı sizinle paylaşayım:  24 saatliğine İstanbul ’a gitmiştim, bir yakınımın cenaze törenine katılacak, ardından meslektaşlarımla  buluşacaktım. Cenaze töreni Büyükdere Caddesindeki camide, davetli olduğum yer ise 1.5 km ötedeydi. Akşamüstü adeta kilitlenen trafikte ne taksi bulmak mümkündü, ne de bulsam bile kim bilir oraya kaç saatte varacaktım? Yürüyerek gitmek en mantıklısıydı, elimde telefon, verilen adresi arıyordum, 15 dakika sonra telefonum çaldı: - Nursun Hanım? -Benim? -İsmim Uğur Derviş , cüzdanınızı kaybettiniz sanırım, kızımla birlikte bulduk, siz neredeyseniz getirelim… Tam deyimiyle şok geçirdim, çünkü henüz, cüzdanımı düşürdüğümden haberim bile yoktu, telefonumdaki sistemle adre...

Yahşi’deki İslami Külliye ve çocuklarımız

Bodrum ’un “ en güzel plajları ”nın yer aldığı Yahşi Sahilinde devam eden İslami Külliye inşaatını  başından bu yana yakından izledik. Önceleri “ küçük bir mescid !” diye başlanan, sonra “dev! binalara dönüşen yapılar grubu” ,  Bodrum halkının yasal yollarla itirazlarına ve protestolarına rağmen bitmek üzere.  İnşaat yasağının devam ettiği günlerde bile, hatta yaz boyunca beton pompası sahilde “harıl harıl ” çalışıp, resmi adıyla “ İslam Tanıtım Merkezi ” (*) olarak bilinen külliyeyi tamamlama telaşındaydı…  “Tanıtım Merkezi” deyince insanın aklına ne geliyor?   -Yöre insanı İslamiyet üzerine hiçbir şey bilmiyormuş da onlara mı tanıtılacakmış İslam? -Yoksa başka ülkelerden gelen turistlere, şu hiç bilmedikleri İslam, denize girip güneşlenmeye ara verdikleri sırada külliyede mi öğretilecekmiş? Başka ne gibi bir nedenle böyle bir merkezi “ kumsalda” inşa ederler diye düşünmez misiniz? Bugün plajda güneşlenip, tam karşımda çalışan beton pompasını izlerk...

Laikliğin ipine sarılalım

  Ş imdilerde  çı kan  “ iktidar cephesi kaynakl ı ”   tart ış malara bir bakar m ı s ı n ı z?  “ Laiklik ile  ilgili maddeler Anayasadan  çı kar ı ls ı n ” m ış , yoksa bu  ü lkede m ü sl ü manlar daha   “ çooooook  eziyet ”   g ö r ü rm üş…   - Pardon, ne eziyeti g ö rd ü n ü z?   Diye bir soral ı m de ğ il mi?   -Kad ı n ı n erkekle e ş it e ğ itim hakk ı - İş  ya ş am ı nda erkekle ayn ı  f ı rsata sahip olu ş u, -Siyasette ka ğı t  ü zerinde bile olsa! aktif varl ığı , -Medeni yasada g ü vence alt ı na al ı nan, evlilikteki haklar ı -Erke ğ in gerisine d üş meyen miras hakk ı  m ı d ı r size eziyet eden?   Diye sormayal ı m m ı ?   Ey sevgili kad ı nlar!    Bunlar ı  sormazsan ı z sizi elinizdeki haklar ı  yitirmekten kim koruyacak?   Ç ocuk ya ş ta, do ğ ru d ü r ü st e ğ itim alman ı za bile kar şı çı karak, hatta  “ imam nikah ı  da olsa olur ” ...