Ana içeriğe atla

Kayıtlar

Trenle Güney Afrika Cumhuriyeti (1)

  Seyahatler beni çok heyecanlandırıyor, kendimi şanslı sayıyorum. Yıllarca okuyup, fotoğraflarını görüp, filmler izleyip, üzerine düşler kurulan bir ülkeye, Güney Afrika Cumhuriyetine ayak basmak kimi zaman kabusa dönüşse de, o düşün parçası olabilmek büyük bir şans değil mi?     -Kabus mu? Neden?   Diye soruyorsanız, Pretoria’dan başlayayım anlatmaya…     Jakarandalardan dökülen çiçeklerin caddeleri mor halılarla kapladığı, yasemin esintileriyle mis gibi kokan başkente eylül sonunda ayak basmıştım. Gecenin geç saatiydi, über çağırıp otele ulaştığımda    motor gürültüsü ve mazot kokusu hiç hoşuma gitmedi ama, saatler süren yolculuğun etkisiyle valizimi bile açmadan yatıp uyudum.   Küçük otelimde uyandığımda artık motor  sus muş, mazot kokusu yok olmuştu, bahçeden sızan yaseminlerin  esintisi  ferahlatıyordu. İlk kez ayak bastığım ülkeyi tanıma hevesiyle alelacele bir şey atıştırıp resepsiyona yöneldim:   -Kent planı var m...

Portreler… Mevlüt Işık en acı manşetin öznesiydi!

  Bugün, Cebeci Asri Mezarlığında gazeteci Mevlüt Işık, kabri başında dualarla anılacak. En yakın a rkadaşı Nazmi Bilgin sağlık mazereti dışında 36 yıldır her 1 Haziran günü saat 14.00’de orada  hazır bulunarak Işık’ı  genç gazetecilere anlatıyor.  ——O’nu yitirdiğimiz gün——- 1 Haziran 1988 Çarşamba günü… Öğleden sonra, büro toplantısındayız, ertesi gün yayınlanacak  haberlerin üzerinden geçiyoruz, toplantı masasında Metin Işık da var. Bir telefon geliyor: -Ankara Otelinde silah patladı, ölüler var… Ankara Oteli, Tunus Caddesindeki Tercüman Gazetesi binasının arkasında, haber merkezimiz otelin havuzuna bakıyor, bize o kadar yakın yani…Metin Işık fırlayıp masadan kalkıyor, olayı izlemek, haberleştirmek için bürodan koşarak çıkıyor. Sonrası tam bir kabus. Çünkü Ankara Otelinde vurulan isimlerden biri onun ağabeyi Mevlüt Işık, Metin bu korkunç gerçekle karşılaşıyor, inanmak istemediğimiz  meşum haber bize de anında ulaşıyor, çok sevdiğimiz meslektaşımız M...