Son zamanlarda Halide Edip’e yoğunlaştım, okuyor da okuyorum, “Mor Salkımlı Ev”i müthiş bir hatırat. Bir babanın kızını bu kadar yüceltip, ilerletmesi, bütün imkanları ayaklarına sermesi “o devre göre!” İnanılmaz… Bunca yıl sonra, “bu devrin babalarına örnek olmalı!” Darısı bizim Leyla ile Ali’nin (Ali Erel) başına… İpek Çalışlar’ın Halide Edip’i de çok titiz araştırmaya dayanıyordu onu da çok severek okumuştum ama Halide Hanım’ı kendi kaleminden okumak, karşılıklı konuşuyormuşuz gibi, insanı büyülüyor… Niyetim Halide Hanımın İngiltere’de 1926’da yayınlanmış olan hatıratına da bir el atmak… ( Memoires of Halide Edib,The Century Co. London-New-York) Zaman zaman “ zorunluluklar ”dan kurtulup “ daldan dala konabilme ” lüksüne kavuşmak ne müthiş bir şey… Halide Edip’in “ Mor Salkımlı Ev ”inden bir kaç alıntıyla, sizlere bu büyük fikir kadını, yazar ve felsefecinin yaratılışındaki “ baba etkisi ”ni paylaşayım: “İcadiye’ye gidişimizin asıl sebebi babamın beni Amerikan Kolej...
Mürekkep kokan sayfalarda şimdilerde bize yer yokmuş, eh, ne yapalım? Açılsın bari hayali sayfalar... Oysa onlara yazmak tıpkı suya yazmak gibidir. Kayboluverir gider.